Sosyal Ortamlara Girince Güçlük Çekiniyorsan, Olasılıkla Yanlış Diyettesin...
Sosyal Ortamlara Girince Güçlük Çekiniyorsan, Olasılıkla Yanlış Diyettesin... | Dr. Ferda Ayhan Yalçın | Fonksiyonel Tıp

O kadar çok danışanım, disiplinim bozulur, kilo alırım korkusuyla, toplantılara davetlere katılmak istemiyor, anlatamam... Aslında benim için, o bir araya gelmeler, yediklerinizden daha önemli. Doğru bir yeme içme planıyla, o davetlere koşarak gidilsin isterim. Bunun için bazı şeyler önerebilirim; birincisi, olayın sadece yeme kısmına odaklanmayın, bütün ayrıntıların, aktivitelerin, insanların, ışıkların, seslerin, görüntülerin, kıyafetlerin, takıların, aksesuarların farkına varın, inceleyin. Bunlar üzerinde sohbetler yapın. Oraya gitmeden önce, bir aktivite de planlayabilirsiniz örneğin. Yemek-yiyememek kısmına takılmayın. O anın tadını çıkarmak için, orada olun.
İkincisi, gideceğiniz yere gitmeden önce karnınız çok aç olmasın, örneğin, akşam yemeğe gidilecek, zaten orada çok yenir düşüncesiyle, sabahtan itibaren kendinizi aç bırakmayın, adam akıllı öğünlerinizi yiyin. Hatta gitmeden önce protein ağırlıklı bir ara öğün de yapabilirsiniz, örneğin bir yumurta gibi..
Üçüncüsü gittiğiniz yerde, sohbetinden hoşlandığınız ve yeme odaklı olmayan birilerinin yanına oturmaya gayret edin, eküri bence insanı çok etkiliyor. 
Dördüncüsü, size keyif verecek, yiyebileceğiniz yiyecekleri en başından gözünüz kestirin, ve onlara odaklı kalın. Yemek faslı başlamadan 20-30 dakika önce 1 büyük bardak su içebilirsiniz bu arada...
Tüm bunlardan sonra, gittiğiniz yerde yemekten çok hoşlanacağınız bir şey varsa, lütfen onu vicdan azabı yapmadan güzelce yiyin. Ama yerken, farkında yiyin; önce görüntüsünü güzelce inceleyin, kokusuna bakın. Sonra ucundan küçücük bir ısırık alın, ağzınızda gezdirin, nasıl bir his verdi, tam sizin sevdiğinz gibi mi, hangi yöreden gelmiş, kim pişirmiş, düşüne düşüne, keyfine vara vara yiyin. Yemek yerken daima her lokma arasında çatalı kaşığı bırakın, biraz sohbet edin, sonra yeni bir lokma alın, acele etmeyin- yemekler kaçmıyorsa...
Diyet psikolojisinin, gününüzü, gecenizi yazık etmesine izin vermeyin. Yediğiniz şeyler için mutlu olun, sefanız olsun. Sonra aynen yola devam edersiniz, hiç merak etmeyin, yeter ki yolda kalmaya kararlı olun...